TDV KAGEM’de “Kültür Günleri” başladı: Özbekistan’ın zengin kültürü tanıtıldı

  • Türkiye Diyanet Vakfı
  • STK HABERLERİ
  • 29 Kasım 2025

Türkiye Diyanet Vakfı (TDV) Kadın, Aile ve Gönüllülük Hizmetleri Müdürlüğü tarafından her ay farklı coğrafyaların tarih, sanat ve kültürünün tanıtılmasını hedefleyen “Kültür Günleri” etkinlikleri TDV KAGEM Konferans Salonu’nda düzenlenen açılış programıyla başladı. Açılış programına Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı ve TDV Mütevelli Heyeti Üyesi Osman Hafiz Şahin, TDV Genel Müdürü İzani Turan ile çok sayıda davetli katıldı.

“Kültür Günleri”nin ilk etkinliği Özbekistan’a ayrıldı. Programda, Özbekistan Büyükelçiliği’nden Abdulmelik Toycubayev “Özbekistan’a Dair” başlıklı sunumunda ülkenin tarihi birikimi, kültürel mirası ve sanat anlayışına ilişkin bilgiler verdi. Ardından “Özbekistan’da Türk İslam Sanatları” konulu söyleşi gerçekleştirildi.

Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı ve TDV Mütevelli Heyeti Üyesi Osman Hafiz Şahin, açılışta yaptığı konuşmada ilki Özbekistan ile başlayan “Kültür Günleri”nin hayırlara vesile olmasını temenni etti. Özbekistan’ı iki kez ziyaret ettiğini belirten Şahin, ülkenin kendi gönül dünyasında özel bir yere sahip olduğunu ifade ederek, “Mekke, Medine ve Kudüs bir yerde durur; bunlar mukayese edilmez. Ancak bu üç mübarek beldeyi hariç tuttuğumuzda, ruhumda en büyük iz bırakan yer Özbekistan’dır. Çünkü orada kendi ruhumu buldum.” dedi.

Şahin, Türk-İslam medeniyetinin dini, ilmi ve tasavvufi köklerinin önemli bir bölümünün bu coğrafyada bulunduğuna işaret ederek, “İtikatta imamımız İmam Maturidî, hadis ilminde Kur’an-ı Kerim’den sonraki en güvenilir kaynak olarak kabul edilen Sahih-i Buhari’nin müellifi İmam Buhari Hazretleri de oradadır. Tasavvufi silsilenin önemli isimleri de oradadır.” diye konuştu. Dünyadaki en eski Mushaflardan birinin Taşkent’te bulunduğunu hatırlatan Şahin, Özbekistan’ın dışarıdan gelen Selefi ve aşırı akımların etkisine kapalı kalmasının da dikkat çekici olduğunu söyledi.

Dünyadaki en eski Mushaflardan birinin Taşkent’te bulunduğunu hatırlatan Şahin, Özbekistan’ın dışarıdan gelen Selefi ve aşırı akımların etkisine kapalı kalmasının da dikkat çekici olduğunu söyledi.

Şahin, Özbek halkının Türkiye’ye karşı güçlü bir muhabbet taşıdığına vurgu yaparak şu değerlendirmede bulundu: “Türk-İslam medeniyetinin en önemli eserleri ve şahsiyetleri orada. Bu milletin evlatlarının buraları görmesi gerekir. Bir yeri ziyaret edecekseniz; Mekke, Medine ve Kudüs’ün ardından ziyaret edilmesi gereken yer Özbekistan olsun.”

“Kadim kültürün ana yurdu”

TDV Genel Müdürü İzani Turan ise konuşmasında “Kültür Günleri” buluşmalarının, Cenab-ı Hakk’ın “sadece omuzları değil, kalpleri de birleştirmesine” vesile olması temennisinde bulundu. Programın ana gayesinin de kalplerin bir araya gelmesine katkı sağlamak olduğunu vurgulayan Turan, “Özbekistan, çok kadim bir kültürün ana yurdu diyebileceğimiz bir bölgedir” ifadelerini kullandı. Turan, etkinliğin hazırlanmasında emeği geçenlere ve programa katılan tüm davetlilere teşekkür etti.

“Özbekistan gönüllerde müstesna bir yere sahip”

TDV Kadın, Aile ve Gönüllülük Hizmetleri Müdürü Hatice Kahyaoğlu da konuşmasında, Kültür Günleri’nin ilkini köklü medeniyet birikimiyle gönüllerde müstesna bir yere sahip olan Özbekistan ile başlatmanın memnuniyetini yaşadıklarını belirtti.

Kahyaoğlu, programın sadece bir kültür etkinliği olmanın ötesinde anlam taşıdığını vurgulayarak, “Bizler bugün burada sadece bir kültür etkinliği için bir araya gelmiş değiliz. Asırlara dayanan kardeşlik mirasımızı yeniden hatırlamak, tarihin, ilmin, irfanın ve ortak değerlerimizin bizlere emanet ettiği gönül köprüsünü daha da güçlendirmek için buradayız” ifadelerini kullandı.

Etkinlik kapsamında musiki dinletisi, Özbek ezgileri ile hat, tezhip ve minyatür alanlarından eserlerin yer aldığı “Özbekistan Sanatçıları Sergisi” davetlilerin beğenisine sunuldu. Semerkant ve Kokand el yapımı kağıtlarının tanıtıldığı atölye çalışmaları ise katılımcıların yoğun ilgisini çekti. Katılımcılara Özbek pilavı ikram edildi.

“Kültür Günleri” programının 2025-2026 döneminde Azerbaycan, İran, Filistin, Balkan ülkeleri, Afrika ve Endonezya/Malezya gibi farklı coğrafyaların kültürel zenginliklerini tanıtacak şekilde sürdürüleceği bildirildi.